Fethiye, Akdeniz ve Ege’nin kesiştiği yerde, Muğla iline bağlı bir ilçedir. Kentin eski ismi Meğri’dir. Bu isim, Rumca’da “uzak diyar” anlamı taşımaktadır..

Özellikle turizm açısından gelişmiş bir kenttir. İstanbul’a 720 km, Ankara’ya 650 km olan Fethiye, İzmir’e ise 360 km uzaklıkta olup, uçaklar seyahat edenler için en uygun havalimanı olan Dalaman Havalimanı, Fethiye şehir merkezine 53 km uzaklıktadır.

Antik kentler ve gezilecek önemli yerler; Tlos Antik Kenti, Patara Antik Kenti, Cadianda Antik Kenti, Pınara Antik Kenti, Xanthos Antik Kenti, St.Nicholas Adası, Af Kule Manastırı, Fethiye Kalesi, Letoon Antik Kenti, Telmessos Kaya Mezarları, Araxa Antik Kenti, Fethiye Müzesi, Ölüdeniz Tabiat Parkı, Kıdrak Koyu, Kelebekler Vadisi, Kabak Koyu, Patara Plajı, Yakapark, Saklıkent Kanyonu, Gemiler Koyu, Günlüklü Koyu, Katrancı Koyu, Çalış Plajı, Kaya Köyü, Paspatur Çarşısı, Babadağ, Hisarönü, Göcek, Fethiye Salı Pazarı, 12 Adalar.

Kayaköy Antik Kenti

5 bin yıllık tarihe sahip bu şirin köyün M.Ö. 3000 yılına kadar geçmişi bulunmaktadır. 1922 yılına kadar burada yaşayan Rum nüfusunun mübadele sonucun da Yunanistan‘a göç ettirilmesi ve Yunanistan‘da yaşayan Türklerin Kayaköy’e yerleştirilmesi fakat gelen Türkler‘in yaşam tarzına uymaması nedeniyle o yıllardan beri kullanılmamaktadır. Klasik bir Rum köyü olan Kayaköy, Trakya’dan gelen Türklerin, atlarını bağlayacak ahırlarının olmaması, akarsu kıyısında bulunmaması gibi nedenlerden dolayı yaşam tarzına uymamıştır.

Kayaköy’deki evlerin çoğunluğu 50 metrekareden büyük değildir. Bu evlerin en büyük özelliği ise manzara ve ışık açısından birbirinin önünü kapatmamasıdır. Genellikle alt katları kiler biçiminde, üst katları ise ev olarak kullanılan ikişer katlı konutlardan oluşmaktadır. Çoğunlukla evler iki oda veya tek odalı yapılmıştır. Çok az görülse de 3 odalı olanları vardır. Ovaların sadece tarıma ayrılması, evlerin tepelere kurulması, evlerde kurulan yağmur toplama sistemleri ile bütün evlerin sarnıçlarının birbirine bağlayarak köyün suyunu, manzarasını ve ışığını paylaşması ile zamanının en ilginç mimarilerinin birine sahiptir. Bu sıra dışı mimari ve şehir planlaması tasarımı, halen tüm dünya da büyük ilgi uyandırmaktadır. Günümüzde, zamanında tarıma ayrılan bu verimli ovada maalesef birçok sayıda lüks konut ve villa bulunmaktadır. Tek bir girişten çok küçük bir sembolik ücret ödeyerek gezebileceğiniz bu köyde, tavanlardaki işlemeler ve farklı mimarisi ile Yunan Ortodoks Kilisesi’ni, evlerin arasına serpiştirilmiş çok sayıda şapel, bir okul binası ve bir gümrük binası da ziyaret edilebilirsiniz. Antik dönem kalıntılarından M.Ö. IV. yüzyıla tarihine kadar tarihlenebilen lahit ve kaya mezarlarımda günümüze ulaşmış olanları görebilirsiniz. Kayaköy Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından Dünya Dostluk & Barış Köy’ü ilan edilmiştir. Kayaköy’ü dünya mimarisinde özel kılan sivil mimari örneği olan bu 736 yapı; içlerinde manastır ve şapeller de bulunmaktadır; anıtsal yapı olarak tescil edilmiştir.

Saklıkent Kanyonu

Saklıkent Kanyonu görülmesi gereken doğa mucizesi bir güzelliktir. Saklıkent Kanyonu, Antalya ve Muğla sınırını çizen ve Eşen Çayı’na bağlı olan Karaçay’ın oluşturduğu eşsiz bir zenginliktir. Kanyonun 18 km uzunluğu ve 200 mt yüksekliği vardır, en dar yeri 2 metreye kadar düşer.

Saklıkent Kanyonu 06.06.1996 tarihli Resmi Gazete’de Milli Parkı ilan edilerek korumaya alınmıştır. Alanın bitki topluluğunu yüksekliğe göre maki, kızılçam, karaçam ve sedir ağaçları oluşturmaktadır. Giriş kanyonun dik yamaçlarına demirler ile montalanan 200 metrelik tahta bir köprüyle yapılabilmektedir. Köprü sonrasında oldukça soğuk olan kaynak suları bulunur. Kanyonun tabanı çok soğuk buz gibi suyla doludur. Akan suyun içinden geçmez zor olsa da halat yardımı ile karşı tarafa güvenli geçiş yapılabiliyor. Bu kısım geçildikten sonra kanyon içerisinde kocaman kayalıkların arasında sakin dere kenarında yürüyüş yapılabiliyor.

Kanyonun keşfi ise halk dilinde söylenişe göre bir çobanın kaçan keçisinin peşinden gitmesiyle keşfettiği kanyon, çevrede merak konusu olmaya başlamıştır. Çobanın kanyonu bildirmesinden sonra Çevre ve Orman Bakanlığı’nın Saklıkent’i Milli Park ilan etmiştir. Bazı özel firmaların da desteği ile Saklıkent bugünkü halini almıştır.

Kelebekler Vadisi

Ulaşımın sadece Ölüdeniz’den kalkan teknelerle sağlanan Kelebekler Vadisi’nin tarihi M.Ö. 400 yıllarına kadar dayanmaktadır. İsmini vadide yaşayan yaklaşık 80 farklı tür kelebekten ve özellikle Kaplan Kelebeği’nden almıştır. Vadinin etrafını saran ve 350 metreye kadar yükselen sarp kayalıklar vadiye özerk ve izole bir konum sağlamıştır..

Yaklaşık 50 metre yüksekten dökülen şelalenin kaynağı hemen üstünde bulunan Faralya Köyü’nde bulunmaktadır. Genellikle günübirlik ziyaret edilen Kelebekler Vadisi’nde bungalov ve kamp çadırlarında konaklama imkanı da vardır.

Temiz ve berrak denizi, sarp kayalıkları, şelalesi ve endemik bitki örtüsü ile muhakkak ziyaret edilmesi gereken yerler arasındadır.

Fethiye Çarşısı (Paspatur)

İsmini Paspatur suyundan alan Paspatur Fethiye Çarşısı 5 caddeden oluşmaktadır.

Rivayete göre Fethiye’ye gelen kişiler, paspaturun suyunu çtikleri zaman muhakkak Fethiye döner ve yerleşirlermiş.

Çarşıda çok sayıda hediyelik eşya dükkanı, halı, deri, kuyumculuk mağazaları, kafe, bar ve restoran bulunmaktadır.

Çalış Plajı

Çalış Plajı, Fethiye’nin en popüler plajlarından biridir. Çalış Plajı, 4 km uzunluğundaki kumsalı, uzun yürüyüş kordonu, restoranları, barları ve küçük mağazaları ile sizi bekliyor. Ayrıca Çalış Plajı, yüzmek, güneşlenmek, eğlenmek ve arkadaşlarınızla sohbet etmek için biçilmiş kaftan. Fethiye’ye yolu düşen herkes bilir ki, gün doğumu ve gün batımı en güzel Çalış Plajı’nda izlenir.

Amintas Kaya Mezarları

Fethiye Kalesi’nin hemen yanında bulunan Amintas Kaya Mezarları, M.Ö 4 yüzyıl Likya döneminden kalma, kayalara oyulmuş anıt kaya mezarlardır. Dönemde statüsü yüksek insanlar için yapılmış bu mezarlara 100’e yakın düzgün basamak ile ulaşılmaktadır.

En görkemli ve güzel mezar olan Amintas Mezarı’nın üzerinde M.Ö. 4. Yüzyıl alfabesi ile ”Herpamiasoğlu Amintas’’ yazılıdır. Yüzlerce anıt mezarın dışında muhteşem bir Fethiye ve deniz manzarası da burada mevcuttur.

Ölüdeniz

İsmini bir efsaneden alan Ölüdeniz, kuşkusuz yıllardır Türkiye‘nin tanıtım fotoğraflarında ve videolarında görünen muhteşem manzarası ile hafızalara kazınmıştır. Mavi bayraklı plajlar dendiğinde akla gelen ilk bölge olan Ölüdeniz, 2006 yılında büyük bir oy üstünlüğü ile “Dünya’nın en güzel Plajı” seçilmiştir.

Likya Medeniyeti döneminde “Işık ve Güneş Diyarı’’ olarak adlandırılan Ölüdeniz, Ortaçağ dönemlerinde ise “Uzak Diyar“ olarak adlandırılmıştır. Belcekız Plajı, Blue Lagoon & Kumburnu ve Kıdrak plajlarından oluşan Ölüdeniz, yemyeşil dağlarının bol oksijeni, turkuaz mavi denizinin temizliği ve berraklığı ile eşsiz bir güzellik sunmaktadır.

Belcekız Plajı
Denizin dalgalı olduğu günlerde dahi turkuaz mavi rengini kaybetmeyen bu plaj, halka açık ve ücretsizdir.

Belcekız Plajı’nın arkasında birçok restaurant, bar, cafe, hediyelik eşya vb. dükkânlar ile Ölüdeniz Çarşısı bulunmaktadır.

Blue Lagoon & Kumburnu
Ölüdeniz’e ismini veren bu plaj yılın her dönemi dalgasız, durağan ve berrak denizi ile adeta bir doğa harikasıdır.

Motorsuz su sporları aletleri ile Lagoon içerisinde gezinti yapılabilmektedir. Milli Park niteliği olan bu eşsiz plajın giriş ücreti bulunmaktadır.

Kıdrak Koyu Plajı
Belcekız Plajı’nın Faralya yönüne yaklaşık 900 metre uzaklıkta olan bu koy ve plaj sakinliği, ulu çam ağaçlarının altında serinleme imkanı vermesi ve muhteşem turkuaz mavi, temiz denizi ile dikkat çekmektedir. Kıdrak Koyu ve ağaçları devlet koruması altındadır. Mevsimine göre değişen saatlerde ziyaret edebileceğiniz bu muhteşem koyun sembolik bir giriş ücreti bulunmaktadır.

Mavi Mağara
Kıdrak koyundan denizden sadece 2-3 dakika mesafede olan bu büyüleyici mağaraya tekne yanaştıktan sonra yüzerek girebilirsiniz.
Suyun berraklığı ve mağaranın çeşitli renklerdeki görsel doğal şovuna inanamayacaksınız. Hem serbest, hem tüplü dalış için çok elverişli olan bu mağara muhakkak ziyaret edilmeli.

Akvaryum Koyu
Sadece deniz yolu ile ulaşabilecek, adı gibi suyu, akvaryum kadar temiz ve berrak olan bir koy. Denizde balıklar ile yüzebilmek için deniz gözlüğü ve şnorkele ihtiyacınız olacak.

Soğuk Su Koyu
Deniz yolu ile kolayca kara yolu ile uzun bir yürüme sonucu ulaşacağınız bu koyda bir soğuk su kaynağı bulunmakta. Tekneden atlayıp soğuk zannettiğiniz suyun kaynağa ulaşıp geri dönerken aslında ne kadar sıcak olduğunu fark ediyorsunuz. Yaz sıcağında serinlemek için muhteşem bir koy ve muhteşem bir soğuk tatlı su kaynağı.

Deve Plajı
Soğuk Su Koyu’nun hemen yanında bulunan Deve Plajı, karşındaki kayaların yukarıdan deveyi andırması ile bu ismi almış. Sadece karadan ulaşımı olan bu koy, ziyaret etmeye değer güzelliklere sahip.

Faralya köyü (Uzunyurt)

Hisar Mahalle, Orta Mahalle ve Kabak Mahallesi’nden oluşan bu muhteşem dağ ve deniz manzaralı şirin köy 440 metre yükseklikte bulunmaktadır. Milyonlarca yıl önce yaşanan çok büyük depremler sonucunda oluşan bu köy, arkasına Babadağ’ı, önüne Akdeniz’i almıştır.

Patika yollarda yürüyerek Kabak Koyu’na ulaşabileceğiniz gibi, zorlu parkurlar atlatarak Kelebeler Vadisi’ne de ulaşabilirsiniz. Fakat profesyonel dağcı değilseniz hemen köy meydanından kalkan kamyonet dolmuşlar çok daha güvenli olacaktır. Geçimini hayvancılık ve turizmden elde eden bu gizli köy, Times Dergisi tarafından seçilen “Türkiye‘de bulunan 6 gizli cennet“ arasında yer almıştır.

Kabak Koyu

Ulaşımın Faralya’dan kalkan dolmuşlar, deniz yolu veya yürüyerek sağlanan Kabak Koyu, Likya Yolu üzerinde bulunmaktadır. Bu sebepten dolayı koyun her yanı tarih ile doludur. Koyu çevreleyen sarp kayalıklar 800 metre yüksekliğe kadar ulaşmaktadır.

Çok nadir rastlanan jeolojik yapısı, değişik yüksekliklerde fışkıran pınarları, yüksek sarp kayaları ve akarsuyu, hayvan ve bitki türlerinin buradan ayrılmamasını sağlamıştır. Küçük çakıllı plajında otururken veya denize girerken bu sarp kayalıklardaki yeşil ve mavi renklerin karışımı sizi büyüleyecektir.

Hisarönü

Hisarönü; Ölüdeniz, Kayaköy, Babadağ ve Fethiye‘nin tam ortasında bulunan bir yerleşim biridir. Renkli gece hayatı ile ünlü olan Hisarönü; barlar, birahaneler, gece kulüpleri ve mağazalar ile doludur. Gündüzleri sakin bir kasaba sayılacak Hisarönü, geceleri eğlence merkezine dönmektedir.